İzmir Yeşilay Şubesi Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı, İş İnsanı Ümit Ülkü’nün divan başkanlığında dün gerçekleştirildi. Prof. Dr. Dilek Takımcı, gerçekleşen toplantıda İzmir Yeşilay Başkanı Necmeddin Gülak’tan görevi devralarak başkanlık koltuğuna oturdu.

Yeni görevine ilişkin açıklamalarda bulunan Takımcı, “Yeni görevimde İzmir’imize bağımlılıkla ve en önemlisi bağımlılığı önlemede etkin hizmet etmemizde siz kıymetli basın kuruluşlarının desteği çok önemlidir. Yeşilay Danışmanlık Merkezleri (YEDAM) tütün ürünleri, alkol, madde, kumar ve teknoloji bağımlılığı alanında tedavi ve rehabilitasyon konusunda bireyler ve yakınlarına ücretsiz olarak sosyal destek vermektedir. Bornova ve Buca’da olmak üzere iki Danışmanlık merkezimiz bulunmaktadır. İzmir Yeşilay Şubesi Olarak yürüteceğimiz farklı yaş gurupları için hazırladığımız eğitim programları, etkinlikler, kültür sanat faaliyetleri ile İzmir’de etkin bir kampanya yürütmeyi hedefliyoruz. İzmir Yeşilay olarak Yeşilay’ın temelinde merhamet, sevgi ve sorumluluk barındıran misyon ve vizyonu bize yol gösterici ışık olacaktır. İzmir’de bir seferberlik bilinciyle insanlarımızın bağımlılığın tehlikeli dünyasında kaybolmalarını önlemek ve sağlıklı bir gelecek temel gayemizdir” dedi.

Gençler üniversite sonuçlarına göre tercihler yaparken en popüler alanlardan birisi olarak iletişim fakültelerinin Radyo TV Sinema ve Gazetecilik bölümlerine oldukça rağbet gösteriyorlar. Öğrenciler yetiştirmiş, mesleğini seven sinema televizyon hocası olarak bu alanda eğitim almayı gençlere tavsiye ediyorum. Türkiye’de eğitim alanında uygulanan yanlış politikaların sorunlarını elbette iletişim alanında eğitim veren bölümleri ve mezunları da yaşıyor. Devamı..

“İletişimin Geleceği ve Metaverse” çalıştayı

Gençler İçin İyilik Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği tarafından “İletişimin Geleceği ve Metaverse” konulu çalıştay düzenlendi. Dernek Başkanı ve İletişim Kariyer Danışmanı Ayşe Laçiner’in moderatörlüğünü yaptığı çalıştaya Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Dilek Takımcı konuşmacı olarak katıldı.

İçinde bulunulan iletişim çağı dolayısıyla her sektörün bir iletişimciye ihtiyaç duyduğunu söyleyen Prof. Dr. Dilek Takımcı, “Çağ, iletişimcilerin çağı.  İletişimin geleceği konusunda Metaverse teknolojileri önemli yer tutuyor. Sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik teknolojileri sayesinde gündelik hayatımız, bilim kurgu haline gelecek. Örneğin blokzincir teknolojisi; verileri, merkezî olmaksızın güvenli bir şekilde işlemeyi mümkün kılıyor. Blokzincirin en popüler uygulaması kripto paralarla metaverse evreninde arsalar alınıyor. Sanal bir tüketim evreni tüm hızıyla gündelik hayatımızda kanıksanmaya başlandı.  Veri işleme, makine öğrenmesi, yapay zeka ve kriptografi gibi teknolojilerde muazzam yollar kat edildi. Artık dijital teknolojiler sayesinde gerçek hayatımızdan daha gerçekmiş gibi hiper gerçekliğin deneyimlendiği bir simulasyon evreni, bizi kendi içine doğru çekiyor. İkinci bir yaşam şansının varlığı fikrinin cazibesine kapılmamak mümkün değil. Söz konusu olan artık iki boyutlu görüntüleri karşıdan izlemek yerine görüntünün içinde yaşamak” dedi.

Metaverse kavramından bahseden Prof. Dr. Takımcı, “Görsel, işitsel ve hatta hissetmeyi olanaklı kılacak dijital bir mekan olarak tasarlanan Metaverse’te insanlar, avatar denilen görsel-işitsel bedenler olarak yazılımın parçalarıdır. Kendi bedensel varlıklarının temsilcisi olacak avatarlarıyla o mekânın içinde bulunabilecekler, mekânla ve diğer insanlarla fiziksel olarak etkileşebilecekler, birbirlerini karşı karşıyaymışçasına görecekler; jestlerini, mimiklerini ve yüz ifadelerini ayırt edebilecekler. İnsanlar bu sanal evrende, gerçekte yapabileceği birçok eylemi gerçekleştirebilir; çalışabilir, eğlenceye, konsere katılabilir, eğitim alabilir, iş sahibi olabilir, alışveriş yapabilir, spor yapabilir. Kısacası Metaverse, mouse ve klavye kullanmadan sanal gözlükler sayesinde içinde var olduğumuz gelişmiş bir internet teknolojisidir. Elbette bu teknolojilerin getirdiği güvenlik sorunları, yasal düzenlemeleri, tekelleşme, toplumsal ve psikolojik olarak yan etkileri de tartışma konusu olarak önümüzde durmaktadır” diye konuştu.

Prof. Dr. Takımcı, “İletişim eğitimi de bilgisayar teknolojileriyle paralel olarak yenilenmek zorundadır. Bilgisayar Mühendislikleri ile ortak eğitim modülleri oluşturmak gerekiyor. Yazılım,  mühendisliğin alanıyken, yazılımın içeriğini oluşturacak evrenin senaryo ve görsel tasarımı bizim alanımızdır. Bu bağlamda iletişim eğitimi, dijital teknolojilerle organik bir bağ içinde sürekli kendini yenilemelidir” diyerek sözlerini noktaladı.

Çevrimiçi olarak gerçekleştirilen çalıştaya Prof. Dr. Takımcı’nın yanı sıra; Oyuncu Tamer Levent, Marmara Üniversitesi Kariyer Merkezi Direktörü Prof. Dr. Berat Bir, MH Medya Grup Başkanı Mahmut Hayırlıoğlu, Marka Stratejisti ve Danışmanı Bahar Aray, Web Medya Yayın Grubu Genel Yayın Yönetmeni Ayşula Özgen İlgar, Ortak Akıl Yönetim Danışmanlık Kurucusu Dr. Yılmaz Sönmez katıldı

Kasım 22, 2021

Pelin Yeşil – Hazal Ayar

Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi ile Medya Uygulama ve Araştırma Merkezine konuk olan Altınordu Futbol Kulübü Başkanı Seyit Mehmet Özkan,  Ege Üniversitesi Televizyonunda yayınlanan “Yakın Mercek” programına katıldı,  ardından genç iletişimcilerle bir araya geldi.

Altınordu Futbol Kulübü Başkanı Seyit Mehmet Özkan  Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dilek Takımcı’nın yapımcılığını ve sunuculuğunu yaptığı, sanat ve bilim dünyasından önemli isimlerinin katılımıyla gerçekleşen “Yakın Mercek” programına konuk oldu. Program sonrası Başkan Seyit Mehmet Özkan EÜ İletişim Fakültesi Konferans Salonu’nda İletişim Fakültesi öğrencileriyle buluştu. Altınordu Futbol Kulübü Başkanı Seyit Mehmet Özkan’a katılımlarında dolayı teşekkür eden Dekan Prof. Dr. Takımcı, “İletişim Fakültesi olarak öğrencilerimizin birbirinden farklı alanlarda deneyimli isimlerle buluşmasını ve tecrübelerini öğrencilerimizle paylaşmasına büyük önem veriyoruz. Altınordu Futbol Kulübü Başkanı Seyit Mehmet Özkan’ın öğrencilerimize aktaracağı her bilgi oldukça kıymetli. Fakültem adına katılımlarından dolayı teşekkür ediyorum, genç arkadaşlarımızın bu tecrübelerden faydalanmasını umut ediyorum” dedi.

Söyleşiye öğrencilerin sorularını yanıtlayarak başlayan Altınordu Futbol Kulübü Başkanı Özkan, “Futbol günümüzdeki en popüler spor dalı. Popüler olmasının getirisi ile sektörel olarak yapılan yatırımlar çok büyüdü. En büyüğü başta İngiltere olmak üzere, İspanya ve Fransa liglerine yapılan yatırımlar oldu. Sektörü ülkemiz için değerlendirdiğimizde, gelişmesi adına yapılacak olan en faydalı şey, futbol akademileri kurmak olacak” dedi.

Özkan, “Ülkemizde  sporcu gençlerimize yeterli imkân ve tahammül gösterilmiyor. Halbuki çaylaklıktan yetişkinliğe evrilen gençlerimize tolerans göstermemiz gerekiyor. Futbolda baş gösteren kapitalizm de buna neden oluyor. Fakat futbol, dershanede gelişecek bir alan değil. Bu sebeple, çocuklarımıza futbolda ‘Alman Disiplini’ uygulanması gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.

“Her yıl 3 antrenörü Erasmus Programı ile yurtdışına gönderiyoruz “

Başarılı antrenörler yetiştirmek üzere çalışmalarını sürdürdüklerini ifade eden Özkan, “Altınordu Futbol Kulübü’ne gelirseniz, Avrupa’da bile benzeri olmadığını görebilirsiniz. Ege, Dokuz Eylül ve Celal Bayar Üniversitesinde akademik başarıya sahip olan öğrencilerden antrenör seçiyoruz. Bu öğrencilerin en az amatör takımlarda futbol oynamış olmasını istiyoruz. Hepsine çalışıp, kendilerini aşmalarını öğütlüyoruz. Her yıl 3 antrenörü Erasmus Programı ile yurtdışına gönderiyoruz. Orada Borussia Dortmund gibi takımlarda antrenmanlara katılıyor ve kendilerini geliştiriyorlar” diye konuştu.

Kasım 15, 2021

29. Uluslararası İLDEK Konseyi Toplantısı”  Denizli’de gerçekleştirildi

İletişim Fakültesi Dekanları PAÜ’de bir araya geldi

İletişim Fakültesi Dekanlar Konseyi (İLDEK) 29. toplantısı iletişim fakültesi dekan ve dekan temsilcilerinin katılımıyla Pamukkale Üniversitesinin ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Toplantıda, Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dilek Takımcı, İletişim Fakülteleri Dekanlar Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi olarak seçildi.

Türkiye, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Kırgızistan’da bulunan iletişim fakültelerinin dekan ve dekan temsilcileri “29. Uluslararası İLDEK Konseyi Toplantısı”nda bir araya geldi. Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz Kongre ve Kültür Merkezinde yapılan toplantıya Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Elmas, PAÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kutluhan,  Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulu Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Mustafa Otrar, PAÜ İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Soylu, İLDEK Yürütme Kurulu Daimi Üyesi Prof. Dr. Asaf Varol ile Ege Üniversitesi (EÜ) İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dilek Takımcı, diğer fakültelerin dekan ve temsilcileri katıldı.  Toplantıda iletişim eğitiminin durumu analiz edilerek,  yeni teknolojilerin iletişim eğitimine adaptasyonun sağlanması ve fakülte mezunlarının bilgi ve becerilerini artıracak öneriler tartışıldı.

“İletişim varsa, hayat vardır”

Açılış konuşmasında dijital çağa uyum sağlayarak iletişim fakültelerinden donanımlı öğrenciler mezun etmeyi hedeflediklerini belirten PAÜ Rektörü Prof. Dr. Kutluhan, “İletişim alanı ve iletişim kavramı, gelişen teknolojik imkânlar ve küreselleşen dünya şartları kapsamında daha çok önem kazanmıştır. Özellikle dijital dönüşüm ve yeni ağların oluştuğu bu zamanda, geleceğin insanını yetiştirmek üzere sürekli yeni atılımlar yapma mecburiyeti vardır. Kıyasıya rekabetin yaşandığı medya dünyasında en kaliteli ve en iyi olanın yer bulduğu, bu girişimlere göre hazırlık yapanların var olabildiği bir zamandayız. Bu sebeple zamanın ruhunu iyi yakalamak ve iyi okumak gerektiği bir kez daha önem arz etmiştir. İletişim varsa, hayat vardır” dedi.

İletişim fakülteleri dekan ve temsilcilerini bir araya getiren etkinliğe ev sahipliği yapmanın verdiği mutluluğa dile getiren PAÜ İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Soylu ise, “İLDEK Konseyi, her yıl bir üniversitenin ev sahipliğinde bir araya gelerek toplantılar yapmaktadır. Bu toplantılarda iletişim fakültesinin sorunları ele alınmakta ve öneri mahiyetinde raporlar hazırlanarak ilgili kurum ve kuruluşlara iletilmektedir. Bu amaçla, 29’uncusu gerçekleşen toplantımızın verimli olacağına inanıyorum” diye konuştu.

“Çağ, öğrencilerimizi iyi yetiştirirsek bizim çağımız”

Radyo Televizyon ve Sinema bölümü mezunu olarak, geçmişten bugüne öğrencilerin karşılaştığı tüm sorunları yaşayarak geldiğini vurgulayan Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dilek Takımcı, “İletişim alanı, sadece kuramsal eğitimin yeterli olduğu bir disiplin değildir. Dolayısıyla, öğrencilerimizin sorunlarına çözüm üretip, teorik eğitim ile uygulama eğitimi harmanlayarak öğrencilerimizi sektöre kazandırmamız gerekiyor. Çağımız artık dijital çağ. Bilgi iletişim teknolojilerinin sunduğu algoritmalar doğrultusunda kendimizi yenileyip, öğrencilerimize de buna yönelik eğitim vermeliyiz” dedi.

İletişim fakültesi öğrencilerinin işsiz kaldığına yönelik yaklaşımların olduğuna dikkat çeken Dekan Prof. Dr. Dilek Takımcı, “Ben ‘Öğrencilerimiz işsiz kalıyor’ görüşüne katılmıyorum. Çünkü kuaförden doktora, doktordan fabrikatöre kadar her kitlenin iletişime ve bize ihtiyacı var.  Çağ, bizim çağımız ancak çağ öğrencilerimizi iyi yetiştirirsek bizim çağımız olur. Dolayısıyla kendimizi güncel tutup, dijital çağa uyum sağlamamız ve bu bağlamda gelişmemiz lazım” dedi.

“Meslek olarak örgütlenmemiz gerekiyor”

İletişim Fakültesi olarak, Ege Üniversitesindeki kurumsal akreditasyon ikliminin yeşermesi için var güçleriyle çalıştıklarını ifade eden Prof. Dr. Takımcı, “Biz, alanımızdaki diğer üniversiteler için söz edilen kontenjan ve tercih sorunlarını yaşamadık. Çünkü üniversitemizin kurumsal akreditasyonu beraberinde, fakültemizin de akredite olma sürecinde başarımızı destekleyecek birçok adım attık. Rektörümüz Prof. Dr. Necdet Budak, kurumsal akreditasyon sürecimize liderlik yaptı. Bizler de EÜ İletişim Fakültesi olarak, bir bilinç ortamı yarattık. Fakültemiz bünyesinde bulunan Medya Uygulama ve Araştırma Merkezimiz, Ege Ajans, EÜ TV ve Radyo Ege Kampüs ile birlikte bu amaç doğrultusunda birçok içerik ürettik. Akreditasyon iklimini oluşturmaya yönelik haberler, TV programları, video çalışmaları gibi ürettiğimiz içeriklerle, üniversitemizin bu değişim ve dönüşüm sürecine büyük katkı sağladık” diye konuştu.

İletişim fakültelerinin formasyonunun tanınmasının önemine de değinen Prof. Dr. Dilek Takımcı, “Kitle iletişim araçlarında istihdam edilecek olan kişilerde iletişim fakültesi diploması aranması gerekiyor. Hepimiz biliyoruz ki yetkinlik ancak ve ancak eğitimler olur. Kaliteleri yayın yapım, haber, belgesel, fotoğraf, program gibi içerikler de bu işin eğitimini almış uzman ve eğitimli kişiler tarafından gerçekleştirilir. Dolayısıyla mesleki formasyonun tanınması oldukça önemli. İletişim mesleği açısından diğer önemli bir konu ise, mesleki örgütlenmeler. Bu konuda da çok duyarsızız, hâlbuki bu konu çok önemlidir. Biz bunu çözdüğümüz zaman, akreditasyon da anlam kazanacak. Özellikle öğrencilerimizi dijital dünyaya hazırlamamız gerekiyor. Bizim farklı disiplinlerle anlaşarak kendimizi geliştireceğimiz çok farklı eğitim platformları hazırlamamız gerekiyor” dedi.

Dekan Takımcı, İLDEK Yönetim Kurulu Üyeliğine seçildi

İletişim Fakülteleri Dekanları Konseyi (İLDEK) üyeleri Türkiye, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Kırgızistan’da bulunan iletişim fakültesi dekanlarından oluşuyor. İletişim Fakülteleri Dekanları, 2000 yılından beri düzenli bir biçimde her yıl bir üniversitenin ev sahipliğinde toplanıyor. Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dilek Takımcı, İLDEK yürütme kurulu üyeliğine seçildi. Ayrıca, Atatürk Üniversitesi’nden Prof. Dr. Adem Yılmaz, Pamukkale Üniversitesi Prof. Dr. Ali Soylu, Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi Prof. Dr. Ümit Arklan, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi’nden Prof. Dr. Metin Kasım yürütme kurulu üyesi, Maltepe Üniversitesi’nden Prof. Dr. Asaf Varol ise Yürütme Kurulu Başkanı olarak  yer aldı.  Yükseköğretim Kalite Kurulu Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Elmas’ın katılımıyla akreditasyon konusunun da tartışıldığı toplantı, Laodikeia Antik Kenti ve Hierapolis-Pamukkale gezisiyle son buldu.

5 Kasım 2021

Ege Üniversitesi Televizyonu farklı programlarıyla yeni yayın dönemine başladı

EÜTV’den yaşama dokunan nitelikli ve özgün programlar

Ege Üniversitesinin akademik, kültürel, sanatsal ve sportif birikimini görünür kılarak, ulusal düzeyde sesini duyuran Ege Üniversitesi Televizyonu (EÜTV) yeni yayın dönemine nitelikli ve özgün programlarıyla başladı.

Pandemi süreci yaşamın her alanını olduğu gibi üniversite eğitimini de derinden etkiledi. Ege Üniversitesi İletişim Fakültesinde salgın ile birlikte üç dönem üniversitelerinden uzak kalan öğrenciler 2021- 2022 eğitim öğretim dönemine uzaktan öğretim destekli yüz yüze olarak başladılar. İletişim Fakültesi öğrencilerinin uygulama birimi olan Ege Üniversitesi Medya Uygulama ve Araştırma Merkezi (EGEMM) bünyesinde faaliyetlerini sürdüren EÜTV yeni eğitim öğretim döneminde de sağlıktan arkeolojiye,  haberden kültür sanat ve spora, beslenmeden gıdaya yaşama dokunan kaliteli programlarla akademik televizyon yayıncılığına örnek oluyor.

Ege Üniversitesi Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, “Üniversitemizin bilimsel potansiyelini görünür kılarak toplumla buluşturan televizyonumuz yeni yayın dönemine öğrencilerimizle birlikte başlıyor. Farklı formattaki yayın ve yapımlarıyla izleyicilere hitap eden Üniversitemiz Televizyonu, yeni yayın döneminde de pek çok programı izleyicilerin beğenisine sunacak. Farklı akademik birimlerden akademisyenlerimiz ve öğrencilerimiz iş birliğinde hazırlanan nitelikli programlar ile hem üniversitemizin gücü görünür kılınacak hem de kamuoyu güvenilir kaynaktan bilgilendirilecek. Yeni dönemde de topluma katkı misyonumuz kapsamında geniş bir yelpazede yayın ve yapımları izleyiciyle buluşturmayı sürdüreceğiz. Kovid-19 pandemi süresince Medya Uygulama Merkezimiz halkımızla iletişimimizi sağlama noktasında önemli görev üstlendi ve üstlenmeye devam ediyor. Büyük bir gayretle görev yapan tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Yeni dönemin hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

Daha güncel daha dinamik bir yayın akışı

İletişim Fakültesi Dekanı ve EGEMM Müdürü Prof. Dr. Dilek Takımcı ise  “Fakültemiz yeni eğitim öğretim dönemine yüz yüze başladı. Hem Fakültemizde hem de Medya Merkezimizde pandemi tedbirlerini alarak yoğun bir döneme girmiş bulunuyoruz. Üniversitemizin dışa açılan penceresi olan Medya Merkezimiz, fakültemiz akademisyen ve öğrencileri için iyi bir uygulama laboratuvarı işlevi görüyor. Merkezimizin sesi olan EÜTV de yeni dönemde  yaşama dokunan farklı içerikli, kaliteli programlarla televizyon yayıncılığına örnek oluyor. Televizyonumuz, üniversitemiz ile halkımız arasında önemli bir misyon üstleniyor.  Öğrencilerime örnek olmak, onların motivasyonlarını artırmak ve onları yüreklendirmek amacıyla programlar yapıyorum, yönetiyorum, sunuyorum. Hem kamera önünde hem kamera arkasında görev alıyorum. Öğrencilerimizi çok özledik.  Yayın akışımızı, program içeriklerimizi güncelleyerek yeni döneme öğrencilerimizle birlikte hazırladığımız programlarla başlıyoruz. Televizyonumuz yeni dönemde yepyeni programları, zengin içerikleri ile izleyicisine daha dinamik bir yayın akışı ile hitap edecek. Bu vesile ile başta bizlerden maddi-manevi desteklerini esirgemeyen Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Necdet Budak hocamız başta olmak üzere özveriyle çalışan tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.

Nitelikli ve özgün programlar

Yeni döneme mevcut programlara ilave olarak yeni yüz ve yapımlarla hazırlanan EÜTV’de; beslenme, beslenme yöntemleri, kişiye en uygun beslenme ve diyet programlarını konu alan “Doktorun Mutfağı” programı;    kültürün her alanına dair pek çok unsuru barındıran  “Kültürvizyon”; bir sosyal sorumluluk projesi olan  “Lösevle Yolculuk”  ile Ege Üniversitesi Radyo Televizyon Sinema Bölümü 3. Sınıf öğrencileri Ecemnur Turan ve Seher Yeşil’in hazırlayıp sundukları, sinemada kadın temasını işleyen  “16:9” gibi pek çok program yer alacak.